Formula 1 Geri Dönüyor: Tarihe geçecek bir sezon mu izleyeceğiz?

Formula 1 2023 sezonu sporsever pek çok insanın, özellikle de Formula 1 ile yatıp kalkanların unutmak istediği bir süreçti. Şampiyonun Red Bull ve Verstappen olacağı ilk birkaç yarıştan sonra belli oldu. Kalan yarışlarda da ne sürpriz bir yarış galibi gördük, ne de unutulmaz bir Grand Prix.

2024 ise 180 derece farklıydı diyebiliriz. Evet, şampiyonluk ipini göğüsleyen bir kez daha Red Bull ve Max Verstappen’di ancak bu, tarihin en iyi keyifli sezonlarından birini izlediğimiz gerçeğine gölge düşürmemeli. Pilotlar ve takımlar için zorlayıcı olsa da, 24 Grand Prix izledik. Bu Formula 1 tarihine geçen bir sayı oldu. Yedi farklı pilot yarış kazandı. Sezonun ikinci yarısına McLaren pilotları damga vurdu. Son yarışın son virajına kadar takımlar şampiyonluğu için yarışan bir Ferrari vardı. Pist içinde ve pist dışında, unutulmaz bir sezondu.

Tarihi birliktelik: Scuderia Ferrari & Sir Lewis Hamilton

Formula 1 izleyicileri için sezon araları pek aksiyonlu geçmez, monotondur. Ancak geçen yıl Formula 1 tarihinin değil, spor tarihinin en büyük transferlerinden biri gerçek oldu. Sir Lewis Hamilton, 2025’ten itibaren Scuderia Ferrari adına yarışma kararı aldı. Formula 1 tarihinin en başarılı takımı ve en başarılı pilotu artık beraber. Pek çok insan hala bu birlikteliğe inanmıyor. İkna olmak için, Avustralya’da beş kırmızı ışığın sönmesini bekliyor.

Tarihin en başarılı pilotu ve takımı bir araya gelince, beklentiler de büyüyor. 2007’de Kimi Raikkonen’den beri hiçbir Ferrari pilotu şampiyon olamadı. Son takımları şampiyonluğu ise 2008’di. Sir Lewis de hiç şüphesiz sekizinci dünya şampiyonluğunu kazanarak bu alanda zirvenin tek sahibi olmak ve büyük efsane Michael Schumacher’i geride bırakmak istiyor. Bunu da Schumi’nin beş şampiyonluk kazandığı Ferrari direksiyonunda yapması, onun kariyerini daha da unutulmaz kılacaktır. Bunu yaparken yanında ona hem yardımcı hem de rakip olabilecek bir isim var; Charles Leclerc. Monakolu da altında güçlü bir araç varken, ilk şampiyonluğu için sınırları zorlayacaktır.

Bahreyn’de yapılan sezon öncesi testlerinin Ferrari için kötü geçtiğini söyleyemeyiz. Aracın bazı anlarda önden kayma problemi yaşadığını gördük. Testlerin devamında farklı setup’larla bu problem biraz giderilse de, sezonun ilk birkaç yarışında Ferrari’nin bu problemle mücadele ettiğini göreceğiz gibi duruyor.

McLaren: Son şampiyon bıraktığı yerden devam ediyor

Geçen sezonun en büyük sürprizlerinden biri, geçen sezonun ikinci yarısında McLaren’in yaşadığı çıkış ve bunu takımlar şampiyonluğu ile taçlandırmaları olmuştu. İngiliz ekibinin son şampiyonluğunda Lando Norris ve Oscar Piastri’nin henüz doğmadığını da hesaba katarsak, şampiyonluğun etkisi daha da büyük oluyor.

Zak Brown ve Andrea Stella için takımlar şampiyonluğu, umduklarından daha hızlı ulaşılan bir hedef oldu. Bunda, Red Bull’un güç kaybı da büyük etken. Oscar Piastri ve Lando Norris, gridin en genç yaş ortalamasına sahip pilot ikililerinden. Avustralyalı 23, İngiliz 25 yaşında. Takım arkadaşlıklarının üçüncü yılındalar ve artık birbirlerini daha iyi tanıyorlar. Bunun avantajları olduğu kadar dezavantajları da var. Norris bu takımın birinci pilotu ancak Piastri de geçtiğimiz sezon Norris kadar pilot olduğunu gösterdi. Hatta bazı anlarda, Norris’ten daha sağlam durduğunu söylemek de yanlış olmaz. McLaren’in aracı, tekrar şampiyon olabilecek güçte. Piastri de hiç şüphesiz bu fırsatı değerlendirmek isteyecektir. Sezonun gidişatında, ikinci pilot gibi davranmayı reddettiği anlara şahit olursak bu hiç de şaşırtıcı olmaz.

Bahreyn testleri de McLaren’in gücünü gösterdi. Yarış tempolarına baktığımızda, yanlarına yaklaşan yok. Ancak bu, kusursuz oldukları anlamına gelmiyor. Viraj çıkışlarında sorun yaşıyorlar. Sezonun ilk yarışında favori takımın McLaren olduğunu söylemek yanlış olmaz. Ancak ağır bir favori olma durumundan bahsetmiyoruz.

Hamilton’sız ilk sezon: Mercedes

2014-2021 arasında sekiz sezon arka arkaya şampiyon olan Alman ekibi, bir süredir eski halinden epey uzaktaydı. Araç gücünü yitirmeleri bir yana, Sir Lewis Hamilton’ın da ayrılığı takım için sarsıcı oldu. Ancak Mercedes ve Hamilton ayrılığı, takım için olumlu bir etki doğuracak gibi duruyor. George Russell’ın grid’de artan gücü, artık takımın tartışmasız birinci pilotu olması ile pekişti. Yanına Kimi Antonelli gibi genç bir yeteneğin eklenmesi de, gelecek için umut taşıyan bir pilot ikilisi doğurmuş oldu.

Bahreyn testleri de Mercedes’in grid’deki en güçlü üç takımdan biri olduğunu ortaya koyuyor. Takım, son yıllardaki en sağlam, kusursuz denebilecek kış testi performansını sergiledi. Mercedes, dominasyon yıllarındaki gibi bir performans sergilemeyecektir ama Russell ve hatta Antonelli’yi sık sık podyumda, hatta podyumun zirvesinde görebiliriz.

Red Bull dominasyonu sona mı erdi?

Her ne kadar Max Verstappen geçen sezonu şampiyon kapatsa da, Red Bull için kabus gibi bir sezondu. Sezonun başındaki tartışmalar, Adrian Newey’nin ayrılığı derken, takımlar şampiyonluğu elden gitti. Verstappen ilk on yarışın yedisini kazanırken, son on dört yarışta sadece iki galibiyet alabilmişti.

Red Bull’u geri götüren faktörler arasında, ikinci pilot Sergio Perez’in adeta bir prangaya dönüşmedi de vardı. Meksikalı sezonu sadece dört podyumla kapatmıştı. Genç ve aç pilot Liam Lawson’ın eklenmesiyle, Red Bull bu sezon yeniden grid’de iki pilotla temsil edilecek diyebiliriz.

Ancak araç, eski gücünden uzak. Geçen sezonun ortasında başlayan dengesizlik, hala çözülebilmiş değil. Üç günlük Bahreyn testlerinde de bunu aşamadılar. Sezon içinde elbet güncellemeler gelecektir ancak ilk birkaç yarışta Red Bull’un, Verstappen yine insanüstü bir performans sergilemediği sürece, podyumdan uzak kalması bile ihtimaller içinde.